<data:blog.title/>

<data:blog.pageName/>-<data:blog.title/>









Bu Blogda Ara

23 Kasım 2020 Pazartesi

Çoçukların Velayeti Konusunda Anlaşmalı Boşanma Nasıl Yapılır?

Velayete Göre Boşanma


Anlaşmalı boşanma davalarında eşler atasında vekalet konusu çok tartışılan konulardan biridir. Eşler anlaşmalı boşanmayı yaparken çocukları var ise bunların durumları ne olacak? Öncelikle boşanan çiftlerin şu prensibi benimsemeleri oldukça önemlidir; çocuklar boşanmıyor anne ve baba boşanıyor !

Bu aşamada ülkemizde kanunlara göre 18 yaşına kadar bütün çocuklar anne ve babasının velayeti altındadır. Anne ve babanın ayrılığı durumunda velayet hakkı konusunda ülkemizde hakimlerin çok büyük yetkisi vardır.

Ülkemizde hakimler velayet davalarında son derece titiz davranmakta , anne ve babanın velayeti hazırlarken çoçuğu korumak adınamı yoksa kendi kişisel menfeatleri doğrultusunda mı karar verdiklerine bakarlar. Eğer ailenin seçiminde çoçuk yararına olan bir başka seçenek varsa Hakim kamu yararına sonucu değiştirebilir.

 Hakim’in verdiği karar eşlerin her ikisi tarafından onaylanırsa anlaşmalı boşanma gerçekleşir. Diğer taraftan eşlerden bir tanesi karara itiraz ederse boşanma davası Anlaşmalı boşanmadan çıkarak, ihtilaflı boşanma davasına dönüşmüş olur.

Ortak Velayet Nedir?

Ortak velayeti öncesinde mahkemeler uygulanamaz olarak değerlendiriliyordu. Ancak kanun ve uluslararası anlaşmaların şu son dönemde ele alınması ile birlikte ortak velayet mümkün. Ebeveynlerin boşanma süreci içerisinde ortak velayete sahip olabilmesi için aslında en önemli şart tarafların bu konuda uzlaşmış olması.

Ama şöyle anlaşmalı boşanmalarda kişiler bazen her konuda anlaşıyorlar. Ama çocuğun velayeti  birimizde olmak zorunda mantığı velayeti bölüşmek istemeyen bir taraf olabiliyor. Avrupa'nın birçok ülkesinde ve ABD'de ortak velayet kavramı mevcut.

İlgili Haber : Boşanma Davası Açma

Tek Taraflı Olan Bir Velayet Sonradan Ortak Velayete Cevrilebiliyor mu?

Eğer tarafların bu konuda birlikte bir kararı var ise velayetin değiştirilmesine yönelik bir dava açarak ortak velayet talep edilebilir. Tabii ki her iki tarafın da burada aynı doğrultuda hareket etmesi gerekir. Güncel hayat içerisinde velayeti kendisinde bulunan anne okul işleri için çalıştığı yerden her zaman izin alamıyor olabilir ya da baba burada söz sahibi olmak istiyor olabilir. Bu gibi durumlarda ortak velayet talepli bir dava açılabilir.

 

9 Nisan 2020 Perşembe

Veraset İlamı Kaç Günde Çıkar


Veraset İlamı Kaç Günde Çıkar

Veraset ilamı, kişilerin mirasçı olduğunu belirten bir belgedir. Bu belge noter tarafından ya da Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilmektedir. Aynı zamanda mirasçı belgesi olarak da bilinir. Veraset ilamı noterden çıkartılırsa aynı gün çıkmaktadır. Sulh mahkemesi tarafından verildiği zaman ise eğer hâkim şahit istemezse yine aynı gün veraset ilamı çıkmaktadır. Fakat hâkim şahit dinleme gereği duyarsa mahkeme ertelenir ve bu durumda ne zaman çıkacağı belli olmaz.
Medeni Kanun’da Veraset İlamı çıkarmanın amacı mirasçı kişinin ölen kişiden kalan gayrimenkul ya da taşınabilir malları resmiyette ortaya koyması ve bu belge ile üstüne geçirebilmesidir. Bu belgeden sonra ölen kişiden kalan mallar arkada kalan mirasçılara bölüştürülecektir.

Noterden Veraset İlamı Çıkarmak


Noterden veraset ilamı çıkarmak için başvuru yapan mirasçının vefat eden kişi ile soy bağının olması gerekir. Yani ölen kişi ile mirasçının soy isminin aynı olması gerekir. Eğer ölen kişi ile mirasçının arasında bir soy bağı yoksa kişinin mahkeme yolu ile veraset ilamı çıkarması gerekir. Sulh Hukuk Mahkemesinden çıkarılacak olan belge için bir dilekçe yazmak gerekir.
Dilekçe yazıldıktan sonra gerekli evraklar ile Türkiye’nin herhangi bir ilinde bulunan Sulh Hukuk

 Mahkemesine başvuru yapılabilir.
 Peki, nedir bu gerekli belgeler?
·         Aile nüfus kayıt örneği
·         Ölüm belgesi
·         Veraset ilamı talep dilekçesi

Bu evraklar hazırlandıktan sonra Sulh Hukuk Mahkemesi’ne sunulur. Sonrasında hâkimin belirlediği bir günde şahit eşliğinde mahkeme görülür. Sonrasında hâkim kararınca veraset ilamı çıkarılır ve bundan sonra ölen kişiden kalan malların kimin olacağı belli olmaktadır. Kime ne kadar pay düşecek bu veraset ilamından sonra karara bağlanacaktır. Ölen kişinin defninden sonra en kısa zamanda veraset ilamını çıkarmak gerekir.

4 Temmuz 2019 Perşembe

Evlilikte Eşlerin Yükümlülükleri



Evlilik birliğinin kurulması ile beraber eşler birtakım hak ve yükümlülüklere sahip olurlar. Bu hak ve yükümlülükler kanuni düzenlemelerden doğmaktadır.
Bu düzenlemelerin sebebi ise evlilik birliğinin kurulması ile beraber bu birliğin yürütülmesinde eşlerin ortak derecede sorumluluk sahibi olması gerektiği düşüncesidir. Eşler evlilik birliğinin mutlu ve huzurlu yürümesini sağlamak için birtakım davranışları sergilemek zorunda oldukları gibi yine birtakım davranışlardan da kaçınmak zorundadırlar.

Evlilikte Eşlerin Yükümlülükleri Hakkında Bilgiler


·         SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜ VE ÇOCUKLARIN BAKIMI

Eşler evlilik birliği süresince birbirine sadık kalmakla yükümlüdür. Sadakat yükümlülüğü toplum nezdinde sadece cinsellik olarak nitelendiriliyor olsa da bu yükümlülük çok daha geniş kapsamlıdır. Örneğin eşin diğer eşe ait bir sırrı başkasına söylemesi de sadakat yükümlülüğünün ihlali anlamına gelecek bir davranıştır. Bu yükümlülük ise her iki eş için de düzenlenmiştir.

Anne ve baba dürüst, erdemli ve mutlu çocukların yetiştirilmesi için çocukların eğitiM, gözetim ve bakımları ile ilgilenmek zorundadır. Bu zorunluluk sadece öz evlatları değil üvey evlatları da kapsamaktadır. Bu sebeple eşler çocuklarının maddi ve manevi ihtiyaçlarını imkanları koşulunda sağlamakla yükümlüdürler.

A. Haklar ve yükümlülükler
I. Genel olarak  Madde185- 

Evlilikte Eşlerin Yükümlülükleri


·         YAŞANILACAK KONUT SEÇİMİ

Eşler evlilik birliğini birlikte yönetirler. Evlilik birliği kurulması ile birlikte eşler bu birliğin sağlanabilmesi için birlikte, aynı konutta yaşamaları gerekmektedir. Oturulacak konutu ise kanun maddesinden de açıkça anlaşılabileceği üzere eşler birlikte seçeceklerdir.
Ayrıca evlilik birliği boyunca bu birliği ortak bir şekilde yönetmeleri gerektiği için eşler giderlere emekleri ve mal varlıkları oranında katılmak zorundadırlar. Burada ise en çok merak edilen çalışmayan eşin evlilik birliğinin giderlerine katılmış olup olmayacağıdır. Kanun maddesinde birlik giderlerine katılma hususunda sadece malvarlığı kıstas olarak belirlenmemiştir. Önemli bir düzenleme olarak emek ile de birlik giderlerine katılabilme imkanı tanınmıştır. Bu sebeple çalışmayan eşin emeği ile birlik giderlerine yardım etmiş olması noktasında bu yükümlülüğünü yerine getirdiğinin kabulü gerekmektedir.

.II. Konutun seçimi, birliğin yönetimi ve giderlere katılma
Madde186- 

Evlilikte Eşlerin Yükümlülükleri Nedir


 KADININ SOYADI SEÇME HAKKI

Evlilik birliğinin kurulması ile beraber kadın eşinin soyadını alır. Fakat önceki soyadını da kullanmak istemesi halinde eşinin soya adının öncesinde kendi soy adını da kullanması mümkündür.

III. Kadının soyadı
Madde187-

Evlilikte Eşlerin Yükümlülükleri Nelerdir


22 Aralık 2018 Cumartesi

Boşanma Davası Açma

Evlilik birliği her zaman bir boşanma sebebine bağlı olarak sonlandırılabilecektir. Boşanma sebepleri Türk Hukukunda özel boşanma sebepleri ve genel boşanma sebepleri olmak üzere iki başlık altında düzenleme bulmuştur.

Özel boşanma sebepleri;

·         Zina

·         Pek kötü veya onur kırıcı davranış

·         Haysiyetsiz hayat sürme

·         Akıl hastalığı

·         Hayata kast

·         Suç İşleme

·         Terk

Genel boşanma sebepleri;

·         Evlilik birliğinin temelden sarsılması

·         Eylemli ayrılık sebebiyle boşanma ve

·         Anlaşmalı boşanmadır.

Anlaşmalı Boşanma Davası Açma


Anlaşmalı Boşanma Davası Açma

Yukarıda saymış olduğumuz boşanma sebeplerinden en çok anlaşmalı boşanma yoluna gidildiği hukuk uygulamasında görülmektedir. Bunun ise birden fazla geçerli sebebi vardır. Çekişmeli boşanma davası açıldığı zaman uygulamamızda bu dava türünün sonuçlanmasının çok uzun sürdüğü görülmektedir. Uzun olan süreç aynı zamanda ne yazık ki oldukça yıpratıcıdır da. Bu sebeple boşanmak isteyen eşler anlaşma yoluna giderek anlaşmalı boşanmayı daha çok tercih etmektedirler.
Anlaşmalı boşanma davası açılırken eşler birlikte mahkemeye başvurabileceği gibi uygulamada daha sık görüldüğü şekilde bir eşin dava açması ve diğer eşin anlaşmalı boşanmayı kabul etmesi şekli de geçerli olabilecektir.


Anlaşmalı Boşanma Davası


Anlaşmalı boşanma davası açabilmek için kanunda açıkça görüldüğü üzere belirli şartların oluşmuş olması şarttır. Kanun hükmüne göre;

·         Anlaşmalı boşanma davası açılabilmesi için eşlerin en az 1 yıldır evli olması gerekmektedir. Bu tarihin belirlenmesinde genel kanının aksine düğün tarihi değil nikah tarihi esas alınacaktır.

·         Her iki eş de boşanmayı kabul etmek zorundadır.

·         Taraflar boşanmanın tüm sonuçları üzerinde anlaşmış olmalıdır. Örneğin çocuk varsa velayetin kimde kalacağı, edinilen mallar, nafaka , ev eşyası vb

·         Anlaşmalı boşanmada hakim boşanma sebeplerini irdelemeyeceğinden kusurun kimde olduğu önemli değildir. Bu konuda delil toplanmaz yargılama yapılmaz

Eşler anlaşmalı boşanma için gerekli evrakları düzenleyerek (dava dilekçesi ve protokol) mahkemeye kendileri başvurabileceği gibi avukattan yardımda alabilirler.  Boşanma protokolü düzenlenip taraflarca imzalanır. Dava dilekçesi ile boşanma protokolü avukat tarafından mahkemeye sunulur ve duruşma günü belirlenir. Hakim duruşmada taraflara boşanma iradelerinin bulunup bulunmadığını ve protokolü kabul edip etmediklerini sorar. Boşanma kararının verilmesi ile gerekçeli karar yazılır ve karar kesinleştikten sonra, kesinleşen karar nüfus müdürlüğüne gönderilir ve gerekli işlemler burada yapılır.

Anlaşmalı Boşanma Davası Açma Ücreti 2018

Anlaşmalı boşanma davasının avukat ile takip edilmesi halinde vekalet ücretinin ödenmesi gerekecektir. Boşanma davası konusu para ile ölçülebilen dava cinsinden olmadığından vekalet ücreti  maktu olup her yıl bakanlık tarafından belirlenen asgari vekil ücretinin altında olamayacaktır.

7 Aralık 2018 Cuma

Şiddet Nedeniyle Boşanma Davası


Evli çiftler birçok sebebe dayanarak boşanmak isteyebilirler. Ancak boşanmanın hukuken mümkün olabilmesi için hukuken geçerli bir sebep sunulması gereklidir. Boşanma sebepleri Türk Hukukunda özel ve genel sebepler olmak üzere iki başlık altında toplanmıştır.
Eşlerden biri şiddet sebebiyle boşanma iradesini açıklayabilir. Türk Medeni Kanunu incelendiğinde özel boşanma sebepleri arasında “şiddet” in bulunmadığı görülebilecektir. Ancak şiddet gören eş genel boşanma sebeplerine dayanarak boşanma davası açma hakkına sahiptir.
Bu durumda şiddet gören eş “evlilik birliğinin temelden sarsılması” sebebine dayanarak boşanma davası açmalıdır. Ancak evlilik birliğinin temelden sarılması sebebine dayanabilmek için evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve ortak yaşamın çekilmez hale gelmiş olması şarttır.
Evlilik birliğinin temelden sarsılması sebebiyle boşanma davasında boşanma sebebi oluşturan davranışlar; duygusal şiddet, ekonomik şiddet, cinsel şiddet,fiziksel şiddet, sosyal şiddet ve görsel şiddettir.
·         Duygusal şiddet; ruhsal açıdan kişiye elem, eza, ızdırap veren her türlü söz ve davranıştır.Küçültücü davranmak, hakaret etmek, baskıcı davranmak, ilgisiz olmak gibi davranışlar duygusal şiddete örnek verilebilecektir.

·         Ekonomik şiddet, bir eşin para ve ekonomik kaynakları diğer eş üzerinde tehdit unsuru olarak kullanması durumudur

·         Cinsel şiddet, cinselliğin kontrol etmek, denetlemek, baskı uygulamak gibi sebepler için kullanılmasıdır. Bununla beraber cinsel açıklamada bulunmak, cinsel tacizde bulunmak, sadakate aykırı davranışlarda bulunmak gibi davranışlar da cinsel şiddet içerisinde değerlendirilmektedir.

·         Fiziksel şiddet,Vücut bütünlüğüne zarar veren her türlü davranıştır.

·         Sosyal şiddet, Kişinin onuruna özgürlüğüne, yaşam hakkına yönelik zorlayıcı ve tecavüzkar davranışların bütünüdür.

·         Görsel şiddet, yazılı ya da görüntülü davranışlar ile kişinin onuruna, yaşam hakkına, bedensel bütünlüğüne, özgürlüğüne karşı saldırgan ve zorlayıcı davranışlar sergilemektir. Telefon konuşma kayıtlarının, mesaj ve fotoğrafların kişinin bilgisi ya da isteği dışında başka kişiler ile paylaşılması sosyal şiddete örnek olarak gösterilebilir.

Şiddetin Boşanmaya Etkisi


Eşlerden birisi diğer eşten şiddet görüyor ise bu sebeple boşanmak isteyebilir. Günümüzde şiddet denildiği zaman akla ilk olarak fiziksel şiddet geliyor olsa da yukarıda da saydığımız üzere birçok farklı şiddet şekli vardır. Şayet şiddet gören eş için bu davranışlar sebebi ile hayat çekilmez hale gelmiş, evlilik sürdürülemez boyuta ulaşmış ise bu durumda hakim tarafların boşanmalarına karar verecektir.

Şiddet Nedeniyle Boşanma

                Aile İçi Şiddete Tazminat


Boşanma kararının kesinleşmesi ile beraber eşlerin mali durumlarında birtakım farklılıklar oluşacaktır. Bu farklılıklar sebebiyle boşanan eşlerden birinin mağdur duruma düşmesini engellemek için kanunda tazminat konusu düzenleme bulmuştur. Tazminat maddi ve manevi tazminat olmak üzere iki çeşittir.

Tazminatı kusursuz taraf kusurlu taraftan ya da kusuru daha az olan taraf kusuru kendisinden daha fazla olan taraftan isteyebilecektir.

Şiddet gören eşin evlilik birliğin temelinden sarsılması sebebi ile boşanma davası açması durumunda taraflar boşandıktan ve karar kesinleştikten sonra diğer eşten tazminat alması mümkündür Bu tazminat dava dilekçesinde talep edilmekle beraber tazminat miktarına  hakim hükmeder.

Yukarıda sayılan şartlara ek olarak boşanan eşin maddi tazminat talep edebilmesi için mevcut ya da beklenen bir menfaatinin boşanma sebebiyle zedelenmiş olması şartı aranmaktadır.
Manevi tazminatı ise kişilik hakkı saldırıya uğrayan eş talep edebilecektir. Şiddet sebebiyle kişilik hakkı saldırıya uğrayan, bu sebeple psikolojik olarak etkilenen, ruhsal dengesi bozulan eş manevi tazminat almaya hak kazanacaktır. Manevi tazminat miktarı duyulan acıyı dindirecek düzeyde olmalıdır. Bu nedenle manevi tazminat belirlenirken tatmin, ceza ve telafi boyutları ele alınarak bir karar verilmelidir.